İki hafta gözaltında tutulduktan sonra dün akşam itibariyle polis sorgusu biten ve Adliye’ye sevk edilen insan hakları savunucusu iş insanı Osman Kavala çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Hasan Yılmaz’ın yürüttüğü soruşturmada ifade veren Kavala, ifadesinin alınmasının ardından İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi ve tutuklandı.
Sevk yazısındaki suçlamalar
İhlas Haber Ajansı’ndan (İHA) Başak Akbulut’un geçtiği habere göre, Kavala hakkındaki soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu’ndan sorumlu Başsavcı vekili Hasan Yılmaz’ın hakimliğe yazığı sevk yazısında Kavala’ya şu suçlamaları yöneltti:
“Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Hükümetini ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye yönelik bir ayaklanma olan ve tüm terör örgütlerinin aktif olarak katıldığı Gezi olayları eylemlerinin yöneticisi ve organizatörü olmak.”
“15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili 15-16 Temmuz 2016 tarihinde Büyükada Splendid Otelde yapılan darbe teşebbüsü sürecinde darbenin organizatörlerinden olan Hanry Jak Barkey ile yabancı uyruklu kişi ve kişilerle olağanın ötesinde yoğun irtibat kurarak darbe teşebbüsüne katılmak suretiyle anayasal düzeni cebir şiddet yönetmeleriyle değiştirmek.”
AA ve DHA’ya göre gerekçe darbe girişimi
Anadolu Ajansı (AA) ve Doğan Haber Ajansı (DHA) Kavala’nın 17-25 Aralık operasyonları ve 15 Temmuz darbe girişimi dosyaları kapsamında soruşturularak ”Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme” ve ”Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etme” suçlarından tutukladığını yazdı.
Ne olmuştu?
Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala, 18 Ekim akşamı Antep’te Goethe Enstitüsü ile birlikte gerçekleştirilmesi planlanan bir projenin toplantısından döndüğü sırada İstanbul Atatürk Havalimanı’nda gözaltına alındı.
Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Kati Piri, Osman Kavala’nın serrbest bırakılması için AP’de acil çağrı başlatılmasını teklif edeceğini belirtirken, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nauert, Kavala’nın gözaltına alınmasını “Bu gibi durumlar toplumun özgürce tartışma ve fikirlerini beyan etme haklarını ortadan kaldırıyor” sözleriyle değerlendirdi ve Kavala’nın durumunu yakından takip ettiklerini söyledi.
Sabah Gazetesi, 24 Ekim tarihli sayısında Kavala’nın tutuklu ABD Başkonsolosluğu çalışanı Metin Topuz’la aynı dosya kapsamında sorgulandığını iddia etti.
Aynı gün AKP Grup Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kavala için şunları söylemişti:
“STK temsilcisiydi, medya mensubuydu, güzel vatandaştı gibi güzellemelerle hedef saptırmaya çalışılıyor.
“Başkonsoloslukta çıkan da o. STK mensubu dedikleri, Türkiye’nin Soros’u denilen kişinin havası çıktı meydana. Bağlantılar çıktı ortaya. Siz kime neyi yutturuyorsunuz ya?
“Ve Taksim olaylarının arkasında bakıyorsunuz aynı kişi var. Bakıyorsunuz belli yerlere kaynak aktarımının arkasında bunları görüyorsunuz. Neyi yutturuyorsunuz?”
İki haftalık gözaltı süresince Kavala’nın serbest bırakılması için aralarında İletişim yayınları, Tarih Vakfı, Yurttaşlık Derneği’nin de aralarında olduğu pek çok kurum, sivil toplum örgütü basın metni yayımladı.
Osman Kavala hakkında
1957’de Paris’te doğdu. Manchester Üniversitesi Ekonomi bölümü mezunu.
1982’den sonra Kavala Grubu’nda yönetici olarak çalıştı.
Murat Belge’yle birlikte Türkiye’nin önde gelen yayınevlerinden İletişim Yayınları’nın kuruluşunda yer aldı.
Türk-Polonya İş Konseyi, Türk-Yunan İş Konseyi, Center For Democracy in Southeast Europe (Güneydoğu Avrupa’da Demokrasi Merkezi) gibi çeşitli iş ve toplumsal kuruluşların Yönetim Kurulu üyeliklerinde bulundu.
TESEV Yönetim Kurulu üyesi, Açık Toplum Enstitüsü’nde Danışma Kurulu üyesi, Helsinki Yurttaşlar Derneği üyesi, Tarih Vakfı ve Diyarbakır Kültürevi’nin destekçisi.
Kaynak: bianet.org