Nikos Michailidis: Bir trajedinin yıldönümü: İttihatçılar Pontus Rumları’na etnik temizlik mi yoksa soykırım mı uyguladı?

Osmanlı’nın çöküş döneminde Karadeniz yöresinin kadim halkı, Rum tebaasının akıbeti ne oldu? Yaşananlar bir tehcir / zorla göç ettirme mi, isyan sonucu gelişen katliamlar mı yoksa bir soykırım mı? Bir “soykırım” olduğu konusunda akademisyenlerin uzlaştığı bu olayları, simgesel tarihi sayılan 19 Mayıs 1919 gününün yıldönümünde ele almaya çalışalım.

Osmanlı, 1913 baharından başlayarak, bu bölgelerdeki varlıkları ulusal güvenlik için tehdit olarak görülen Ege bölgesi ve Doğu Trakya Rumlarına odaklanan bir sürgün ve zorla göç programı uygulamaya başlamıştı.…

Sait Çetinoğlu: Pontos Soykırımı – Pontos’taki Düzmece İstiklal Mahkemeleri ve Yargılamaları

İstiklal Mahkemelerinin arşivleri halen açılmamıştır. Bu nedenle bu “mahkemeler” hakkında bilgimiz neredeyse yok gibidir. Ancak bazı hatıratlarda; Ahmet Emin Yalman, Zekeriya Sertel, Hüseyin Cahit Yalçın… gibi bu mahkemelerden geçen kişilerin yazdıkları kadar ve her dönemin iktidar borazanı basının sanıkları suçlayıcı seri yazılarının satır aralarını okuyarak bilgi edinebiliyoruz. “Mahkeme” hakkında yazılanlar da bu “infaz kurumlarını” meşrulaştırmaya yönelik yayınlar olduğundan herhangi bir objektif karakteri de yoktur.…

Frangulis S. Frangos: Pontos’taki Soykırım Politikası ve Sürecine İttifak Devletleri Arşivinden Bakmak

Jön Türkler 1908’de kansız bir darbeyle yönetime el koydu. Gayrimüslim bütün azınlıklar o zaman durumun daha iyiye gideceğini umdular. Rum milletvekillileri meclise seçildiler,[1] “Hatta birisi dışişleri bakanı bile oldu (Mavrogenis Bey)[2], genel olarak Rumlar tüccar, bankacı ve eleman olarak çok önemli pozisyonlara gelmişlerdi”?[3]

Almanya’nın Atina’ya gönderdiği temsilci Almanya İmparatorluğu şansölyesine gönderdiği raporunda (4 Ekim 1908), İstanbul’daki “Türk Yunan Kardeşlik Şenliklerini» anlatmaktadır.…

Sait Çetinoğlu: Topal Osman ve Rum Bandosu (Giresun Rum Flarmoni Orkestrası) Kars, Koçgiri ve Sakarya Seferinde!

Bilindiği gibi, Feridunzade Topal Osman, tehcir işinden yani Ermeni Soykırımın Faillerinden biri olarak aranırken birden bire İstanbul’dan affedildiği gibi, her ne hikmetse o sıra İstanbul’da bulunan Giresun belediye başkanı da sağlık nedenleri dolayısıyla istifa ettiğinde, Topal Osman bir anda kendini belediye başkanlığı koltuğunda bulacaktır.

“Arandığı” dönemi geride bırakan Osman Ağa, Nerede kalmıştık!…

Serdar Korucu – Emre Can Dağlıoğlu: “Gayrimüslimlerin Hepsini Mahvedecek miyiz?”

15 Mayıs 1919’da Yunanistan Krallığı ordusunun İzmir’e yaptığı çıkartmayla başlayan “Türk-Yunan Savaşı,” 9 Eylül 1922’de Kemalist güçlerinin yaklaşık üç buçuk yıl önce terk ettikleri şehre girmesiyle sona erdi.

Bu savaşın ardından nihai barış ise 24 Temmuz 1923’te Lozan’da imzalanan anlaşmayla sağlanmış oldu. Türk tarafı için sıra, bu zaferin tadını çıkarmaya gelmişti.…

Ayşe Hür: Çağımızın Bir (Başka) Kahramanı: Topal Osman

Falih Rıfkı Atay Çankaya kitabında “Savaş bitip de İngilizler ve müttefikleri, İttihatçı ve hele Ermeni öldürüşçülüğünün hesaplarını sormak yoluna gidince, ne kadar gocunan varsa silahlanıp bir çeteye katılmıştır” der. Hakikaten de, Milli Mücadele’nin önemli isimlerinden Yenibahçeli Şükrü Bey, Deli Halit Paşa, Küçük Kazım, Hilmi, Nail Beyler, veya daha sonra Cumhuriyet hükümetlerinde bakanlık yapan Şükrü Kaya, Abdülhalik Renda, Pirinççizade Arif Fevzi, Ali Cenani Bey, Tevfik Şükrü Aras gibi yüksek sınıftan beylerin de Ermeni Tehciri’nde rolleri vardır.…

Tamer Çilingir: 19 Mayıs 1919 Pontos Rum Soykırımı

TBMM’nde 21 Ağustos 1922 yılında yapılan bir gizli oturumda Sinop milletvekili Hakkı Hami Bey öne çıkarak, hükümetinin sürgün politikasına karşı gelir. Yaptığı konuşmada şunları vurgular: “Eğer sürgünler insanların öldürülmesiyle ilgiliyse bu çok vahimdir. Dünyanın gözleri önünde bizi lekeliyor. Hükümet kendini savunamayacaktır. Ne yazık ki bugün, bir kez daha, araştırma komisyonuna gelip gelmeyeceğini ve gelirse onu kabul edip etmeyeceğimizi konuşuyoruz.…

Karadeniz kana bulandı

Devrimci Karadeniz Gençliği İsviçre’nin Zürih kentinde Pontus Soykırımı’nın 100. yılında bir anma etkinliği düzenledi. Türkiyeli ve Kürdistanlı birçok kurumun destek verdiği anma etkinliğinde Pontus Rum halkına uygulanan soykırım, yapılan konuşmalarla kınandı.

Anmada ilk konuşmayı Devrimci Karadeniz Gençliği adına Erhan Çalparmak yaptı. Çalparmak yaptığı konuşmada Nükleer Santrallere ve HES’lere karşı mücadele ettiklerini belirterek, ’’40 yıldır devam eden Kürt Özgürlük mücadelesine savaşmaya gönderilen gençlerimizin bilinçlenmesini sağlamaya çalışıyoruz’’ dedi.…

Cengiz Aktar: Pontos Soykırımının 100. yıl dönümü

Pontos Soykırımı’nın yıllara yayılmış ama iradî bir yok etme süreci olduğu bugüne kadar ağırlıklı olarak yurtdışında yapılmış çalışmalardan anlaşılıyor. Memlekette ise konu inkâr ediliyor; ya hiç bilinmiyor ya resmî tarihin tahrifatı sonucunda yanlış biliniyor.

Akademinin ilgisi sıfır, kanaat önderlerinde gözle görülür bir çaba yok. Üstelik rejimin bunaltıcı baskısı 19 Mayıs’a rejim karşıtı olağanüstü bir anlam yüklemişken kimsenin diğer 19 Mayıs’ı görecek niyeti yok, rejim var oldukça da olmayacak.…

Sait Çetinoğlu: Pontos’un Zenginliği ve Pontos Soykırımı

Pontos’un Zenginliğine dair Genel Bilgiler (1)

Pontos Osmanlı coğrafyasının en gelişmiş bölgelerinden biridir gerek nüfusunun artısı, gerek kalkınmasından ve zenginliği açısından son derece önemli ve Pazar için üretim yapılan kapitalizme eklemlenmiş bir bölgedir. Bu nedenle aynı zamanda Pontos’taki canlı Helenizmin de kaynağıdır. Emmanuil Emmanuilidis bu canlılığın Ege sahilindeki Hellenizmle kıyaslandırılabileceğini söyler.…