103 yıldır unutulmayan Ermeni Soykırımı’nı lanetliyoruz!
Aradan 103 yıl geçti. 103 yıl geride kaldı. Yaşanan Ermeni soykırımı unutulmadı, acıları yok olmadı. Kapanmayan toplumsal bir yara olarak günümüze dek yaşanmaya devam ediyor. Kadın, erkek, çocuk, genç, yaşlı insan bedenleri Der-zor, Mergede, Endivar, Şedade, Serekaniye’de yani Suriye’nin, Rojava’nın çöllerinde kum taneciklerine dönüştü. Ancak soykırım anıları toz olup uçmadı. Geride kalanların hafıza ve yüreklerinde silinmez acı olarak kaldı.
Üç bin yıl boyunca yaşadıkları kadim topraklardan zor ve baskıyla tarihe “Büyük felaket” olarak yazılan bir soykırımla sökülüp koparılan Ermeni halkının acıları günümüze dek devam ediyor. Binlerce yılda yaratılıp biriktirilen, çoğaltılıp büyütülen uygarlık; kanla, zorbalıkla, sürgün yollarında, dipsiz uçurumlarda, kör kuyularda, susuz çöllerde yok edildi.
24 Nisan 2018, mazlum Ermeni halkının acı ve yıkımlarla dolu yaşadığı büyük trajedinin 103. yılıdır. İnsanlık tarihine Jenosid (soykırım) olarak geçen bu insanlık suçu, aynı zamanda TC faşizminin bir kez daha lanetlenmesi ve yargılanması gereken bir tarihtir.
20. yüzyılın bu utanç dolu soykırımı “uygar dünya”nın gözleri önünde yaşandı. Soykırım suçu Alman emperyalistlerinin onay ve rızasıyla işlendi. Bu zulüm tarihinin planlayıcısı-uygulayıcısı olan İttihat Terakki aynı zamanda faşist Kemalist iktidarın doğup büyüdüğü, beslendiği Türkçü-tekçi-Turancı partidir. Onun ilk örgütlenme çekirdeğidir. Dolayısıyla faşist TC devleti Ermeni soykırımından muaf tutulamaz. “Yeni Türkiye Cumhuriyeti”nin, ulus devlet temelleri mazlum Ermeni halkının sayısız canı ve kanı üzerinde inşa edildi. TC faşizmi kan ve gözyaşı üzerine kurduğu ulus-devletini Ermeni Soykırımı ile sonlandırıp sınırlandırmadı. Aynı tarihlerde Asuri-Süryani-Keldani-Rum halkına da tıpkı Ermeni halkı gibi büyük bir acı yaşatıldı. Devamında Kürt halkı Ararat (Ağrı), Koçgiri (Dersim)’de sayısız katliamlara uğratıldı. TC devleti tarihi boyunca katliamlarına hiç ara vermeden sayısız suç işlemeye devam etti. O, bütün katliamların planlayıcısı ve uygulayıcısı olan bir suç örgütüdür. TC, bir soykırım ve katliamlar devletidir. Türk egemenleri olan komprador burjuvazisinin ve toprak ağalarının sermayesi kanlıdır, zenginlikleri talandır. Yüzbinlerce Ermeni kadın ve çocuğun kanı üzerine kuruludur. Türk parası üzerinde var olan Mustafa Kemal’in resmi kanlıdır.
TC devleti aynı zamanda aldatma ve kandırma üzerine kurduğu sahte özgürlük ve demokrasi politikalarıyla da bilinmesi, tanınması ve yargılanması gereken iki yüzlü bir devlettir. Tarihin her sayfasında ve adımında katliam ve işkence suçu işlemekten bir an olsun geri durmayan bu zorba devlet, yalan-darbe-hile-entrika ve iğrenç komplolarıyla da işlediği suçları, gerçekleştirdiği katliam ve soykırımları gizleme, saklama, inkar etmeye çalışmasıyla da ünlüdür. İnsanlığa ait hiçbir değere ve mirasa sahip olmayan, katliam ve insanlık suçu işlemekten başka övünülecek hiçbir şeyi olmayan TC devleti geçmişte ve bugün yaptıklarının hesabını vermekten kurtulamayacaktır. Sivas, Çorum, Maraş, Roboski, Lice, Soma, Cizre, Suruç, Ankara, Rojava, Efrin vd. katliamlarının hesabını vermekten kurtulamayacaktır.
TC devleti sadece Ermeni halkına karşı suç işlememiştir. Süryani-Keldani-Rum-Kürt-Alevi halklarına ve inançlarına; işçilere, devrimcilere, özgürlük savaşçılarına karşı da sayısız katliam gerçekleştirmiş ve suç işlemiştir. Bugün bu suçların bir devamını barışın toprağı ve adı olan Efrin’i işgal ederek sürdürüyorlar. Barışın topraklarını, Efrin’i kanla kirlettiler.
Suç ve ikiyüzlülük dosyası oldukça kabarık olan faşist TC devleti ancak özgürlük ve demokrasi düşmanı ülkeler ve yönetimler tarafından örnek alınmakta, onlar için model olmaktadır. Bugün dünyanın gerici, feodal, faşist devlet ve yönetimleri tarafından sahiplenilmektedir. TC devletinin en büyük destekçisi, savunucusu ABD ve Alman emperyalistleridir. Dün Alman emperyalistlerinin onay ve desteğiyle Ermeni Soykırımı gerçekleştirildi, bugün ise ABD-Rus ve AB ülkelerinin destek ve onayıyla Efrin’de işgal ve katliam saldırıları yapılıyor. Ermeni soykırım suçunu kabul etmekten kaçınan, Kürt katliamlarının hesabını vermekten uzak duran TC devletinin inkarcı iki yüzlü politikası daha fazla sürdürülemez durumdadır.
Batılı ve Rus emperyalistlerin destek ve onayını alan TC devleti Efrin’i işgal ederek yeni bir Kürt katliamı daha gerçekleştirdi. “Sınır güvenliğini koruma, bölgeyi terör belasından kurtarma” yalanı üzerine inşa etmeye çalıştığı argümanlarıyla TC devleti Türkiye halkını aldatmaya çalışmaktadır. Dün Ermeni Soykırım suçunu işlemediğini iddia eden TC devleti bugün de aynı şekilde Efrin’i işgal etmediği yalanına başvuruyor. Soykırım ve işgal suçlarını işlemediğine dair olmadık yalan ve düzmece tarih yazıyor, sahte senaryolar öne sürüyor. Suç ve katliam örgütü TC devleti mazlum ve masum halkların adalet ve vicdan arayışlarında yargılanarak hak ettiği cezayı almaktan kurtulamayacaktır.
Hiçbir inkar ve öne sürülmeye çalışılan sahte suçsuzluk senaryoları iki yüzlülük dolu yalanlar ne Ermeni soykırımını ne Asuri-Rum-Keldani katliamlarını ne de bugün işlenen Kürt katliamlarının gerçekliğini örtbas edemez. Toprak ve su kadar gerçek olan taşlara, kayalara, uçurumlara derin izler bırakarak, anıları bugüne kadar silinmeyecek kadar taze kalan Ermeni Soykırımı’nın hesabını faşist TC devleti er ya da geç mutlaka verecektir.
TC devleti tarih önünde ve ezilen dünya halklarının vicdanında soykırımcı-katliamcı-suç örgütü olma suçundan yargılanmaktan kurtulamayacaktır!
Ermeni Soykırımı’nı unutmadık, unutturmayacağız!
Efrin işgal suçunu işleyen TC devleti halkların devrimci öfkesinden kurtulamayacak!
Kahrolsun işgalci-soykırımcı-katliamcı faşist Türk devleti!
Kaynak: Özgür Gelecek