İsveç’te 150 bin civarında üyesi olan 12 Asuri-Süryani-Keldani örgüt, federasyon ve kilisesinin oluşturduğu “Ortadoğu Hristiyanları için Komite,” IŞİD çetelerini protesto etmek ve Irak ve Suriye’deki Süryaniler ve diğer azınlıklarla dayanışmak amacıyla dün Stockholm’un Medborgarplatsen Maydanı’nda bir protesto düzenledi. Protestoya 6 bin kişi katıldı.
“Süryanilere güvenceli özerklik”, “Irak ve Suriye’den gelen ilticacılara iltica hakkı tanınması”, “Kültürel değerler ve kutsal mekanların korunması” ve “Zarar görenlere Irak Hükümeti’nin ekonomik yardımda bulunması” sloganıyla düzenlenen gösteride konuşma yapan bakan, milletvekilleri ve Süryani din insanları, IŞİD çetelerinin katliamlarının durdurulması için Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’ne müdahale etmesi çağrısında bulundular.
SÜRYANİLERE GÜVENCELİ ÖZERKLİK TALEBİ
Ninova’daki Asuri-Süryanilere güvenceli özerlik hakkı tanınmasını isteyen konuşmacılar, Birleşmiş Milletler’den IŞİD çetelerini finanse eden ve destekleyen ülkeleri belirlemesini ve yaptırım uygulanmasını talep ettiler.
IŞİD çetelerinin Hıristiyan halkın ev ve işyerlerini Arapça N harfi ile işaretlemelerini protesto etmek amacıyla bazı göstericilerin N harfi yazılı t-shirtler giydikleri protestoda “Ortadoğu Hıristiyanları için Komite” adına yapılan konuşmada, 1500 yıldan beri ilk kez IŞİD’in işgalinden sonra Musul’daki kiliselerin çanlarının çalınmadığı, tüm Hıristiyanların şehri terk etmek zorunda kaldıkları belirtildi. İslam ülkelerindeki din adamlarına IŞİD’ın İslam adına yaptıklarına karşı çıkmaları çağrısı yapılan açıklamada, bölgede yaşayan Hıristiyanların can güvenliklerinin sağlanması için güvenlikli bölge oluşturulması da istendi.
EĞTİM BAKANI: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER MÜDAHALE ETMELİ
İsveç Eğitim Bakanı ve Halk Partisi lideri Jan Björklund, Birleşmiş Milletler’in daha sonraları haberi olmadığını veya belirtisini fark etmediğini gerekçe göstererek pek çok kez soykırım ve katliamlara karşı müdahale etmekte geciktiğini belirtti. Irak’ta soykırımını yapıldığının tüm belirtileri olduğunu belirterek IŞİD’a müdahale etmesini istedi. İnsan haklarının Irak ve Suriye’de yaşayan Hıristiyanlar için de geçerli olduğunu söyleyen Björklund, “Terörizme karşı asla geri adım atmamalıyız” şeklinde konuştu.
Göstericileri Süryanice selamlayarak konuşmasına başlayan Avrupa Birliği Bakanı Birgitta Ohlsson, 50 bin Ezidi’nin Şengal Dağı’nda mahsur kaldığını, 300 bin kişinin Ninova’dan göç etmek zorunda kaldığını, Sengal’de 300 ailenin yaşamının tehlike altında olduğunu hatırlattı ve bu gidişatla yakında Irak ve Suriye’nin Hıristiyanlardan temizleneceğini söyledi.
Nazilerin Yahudileri David yıldızıyla işaretledikleri gibi IŞİD çetelerinin Irak’ta Hıristiyanları N harfi ile işaretlediklerini, kadınları cariye olarak kullandıklarını, Hıristiyanları din değiştirmeye, vergi vermeye veya ölme seçenekleriyle karşı karşıya bıraktıklarını, vahşice katliamlar gerçekleştirdiklerini dile getirdi.
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANINDAN AVRUPA ÜLKELERİNE ÇAĞRI
“Daha önceleri soykırımlar yapılırken gözlerimizi kapattık ve tepki göstermedik. Avrupa Birliği Bakanı olarak tüm Avrupa ülkelerine çağrı yapıyorum. Harekete geçin. Bugün Irak’ta günümüzün Balkanlarını görüyoruz. Çok önce ve bizden çok uzakta değildi. Seyfo ve Simele soykırımları Avrupa’nın tarih kitaplarında yerini almalı” diyen Ohlsson, Avrupa’nın fundemental bir Halifeliği ve etnik temizliği asla kabul etmemesi gerektiğini söyledi.
TÜRKİYE TARİHİYLE YÜZLEŞMELİ, SOYKIRIMINI KABUL ETMELİ
İkinci çocuğunu 8 hafta önce dünyaya getirdiğini söyleyen Ohlsson, Şengal dağlarında kuşatılan anne ve babaları düşündükçe büyük üzüntü duyduğunu belirtti. Süryanilere özerlik verilmesini eskiden beri talep ettiğini, bölgeden gelen ilticacılara sağınma hakkı verilmesini istediğini belirttikten sonra,“Türkiye’nin tarihle yüzleşmesini, Ermeni, Asuri-Süryani-Keldani ve Pontus Rumlarına yapılan soykırımı kabul etmesini istiyorum” şeklinde konuştu.
Sosyal Demokrat İşçi Partisi Genel Sekreteri Carin Jämtin, Irak ve Suriye’den IŞİD’ın vahşice katliamlarını gösteren resimleri herkesin gördüğünü, katliamları durdurmak için herkesin harekete geçmesi gerektiğini söyledi.
IŞİD DEMEÇLERLE, KINAMALARLA DURDURULAMAZ
Demeçlerle, kınamalarla IŞİD çetelerinin durdurulamayacağını vurgulayan Jämtin, BM, AB başta olmak üzere tüm devletlerin harekete geçmeleri ve Irak’ta tüm halkların güvenliklerinin sağlanması gerektiğini ifade etti.
Halk Partisi Milletvekili ve Dış Politika Sözcüsü Fredrik Malm, “Bugün burada gayrimenkullerin vergilerinin arttırılmasını değil, kafaların kesilmesini protesto ediyoruz” diyerek başlattığı konuşmasını, “İnsanca yaşam isteyen halkların topraklarından sürülmelerine, kafalarının kesilmesine, Müslüman olmaya zorlanmalarına dünyanın bir kez daha sessiz kalması kabul edilemez” diyerek sürdürdü.
IŞİD ASKERİ GÜÇ KULLANILARAK DURDURULABİLİR
IŞİD çetelerinin soykırım yaparak doğuya, kuzeye ve batıya doğru, Lübnan’a doğru yayıldıklarını hatırlatan Malm, “Bu teröristler durdurulmalı. Bu da ancak askeri güç kullanılarak başarılabilir. Bethnahrin, Musul’da inşa ettiğiniz kiliseler bugün yakılıyor. Ama sizler buralarda yeni kiliseler inşa ediyorsunuz. Bundan İsveçli bir politikacı olarak onur duyuyorum. Siz burada bizlere verdiniz. İsveç de sizin ülkelerinizdeki haklarınızı savunmak zorunda. Birlikte IŞİD’ı durdurmayı başarabiliriz” ifadelerini kullandı.
IŞİD’I DESTEKLEYENLER İNSANLIĞA KARŞI SUÇ İŞLEMEKTEN YARGILANACAK
Çevre Partisi Yeşiller Eşbaşkanı Gustav Fridolin, IŞİD’ın katliamlarından onu destekleyen ve finanse edenlerin de sorumlu olduğunu, gelecekte insanlığa karşı suç işlemekten yargılanacaklarını söyledikten sonra “Şimdi dünya çok acil olarak katliamlarla karşı karşıya olanlara yardım etmek için harekete geçmeli. Öncelikle katliamdan kaçanlara kapılarımızı açmalıyız” dedi.
Halkını IŞİD’ın katliamlarına karşı koruyamayan Irak Hükümeti’nin olanlardan sorumlu olduğunu ama bu durumda Birleşmiş Milletler’e görev düştüğünü söyleyen Fridolin, bölgenin IŞİD çetelerinden temizlenmesini, göç edenlerin topraklarına geri dönmelerinin sağlanmasını istediklerini dile getirdi.
4 SÜRYANİ MİLLETVEKİLİNDEN BM, AB VE İSVEÇ HÜKÜMETİNE ÇAĞRI
İsveç Parlamentosu’ndaki 4 Süryani milletvekili de yaptıkları konuşmalarda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve İsveç Hükümeti’nin IŞİD’ı kınamalarının yeterli olmadığını, soykırımın engellenmesi için somut adımlar atmasını talep etti.
Hıristiyan Demokrat Milletvekili Robert Halef, 1915 yılındaki soykırımından sonra bugün Irak’ta yeni bir soykırım yaşandığını, IŞİD çetelerinin Hıristiyan Halkı Müslüman olma veya ölme seçeneği ile karşı karşıya bıraktıklarını söyledi.
IŞİD’I DESTEKLEYEN ÜLKELERE AMBARGO UYGULANSIN
IŞİD çetelerinin bugün aynı anlayışla hareket ettiklerini tek din ve milletin olduğu Müslüman bir ülke kurmak istediğini belirten Halef, olanlardan IŞİD’a karşı gerekli önlemleri almayan Irak Hükümeti’ni sorumlu tuttu. Suudi Arabistan ve Katar’ın IŞİD’ı finanse ettiğini belirten Halef, Birleşmiş Milletlerin durumu araştırmasını ve IŞİD’ı destekleyen ülkelere ambargo uygulamasını da istedi.
Eski Eğitim Bakanı ve Sosyal Demokrat İşçi Partisi Milletvekili İbrahim Baylan, konuşmasına İsveç Parlamentosu’nun 4 yıl önde aldığı Ermeni, Süryani soykırımı kararını hatırlatarak başladı. Dünyada ilk kez İsveç Parlamentosu’nun Süryanilere soykırımı yapıldığını kabul etmesinden onur ve mutluluk duyduğunu, ancak bazı partilerin olayın çok önceleri olduğu, olanların bilinmediği gibi gerekçelerle soykırımına hayır oyu verdiklerini hatırlattıktan sonra “Şimdi ne diyecekler? Facebook, televizyon ve gazetelerde Suriye ve Irak’ta olanlara ne diyecekler? 100 yıl önce bilmiyorduk, görmüyorduk diyebilirler ama şimdi Birleşmiş Milletler başta olmak üzere hiç kimse Irak ve Suriye’de Hıristiyan ve diğer azınlıklara yönelik katliamlardan haberimiz yoktu diyemez” şeklinde konuştu.
İsveç hükümeti’nin Avrupa Birliği’ne müdahale etmesi için baskı yapmasını belirten Baylan, “İsveç ve Avrupa Birliği IŞİD’ı destekleyen, finanse eden ve silahlandıran ülkelere baskı yapmalı. Bunlar bu silahları nereden alıyorlar? Hangi ülkeler bunlara para ve cephane veriyor? AB tüm bunlara son vermeli” dedi.
IRKÇI PARTİNİN MÜSLÜMANLARA KARŞI NEFRET YAYMASI UTANÇ VERİCİ
IŞİD çetelerinin saldırıları karşısında açıklama yapmayan İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt’i eleştirerek konuşmasına başlayan Sosyal Demokrat İşçi Partisi Milletvekili Yılmaz Kerimo, “Irak ve Suriye’de soykırım yapılırken Dışişleri Bakanımızın sessiz kalmasından utanç duyuyorum” şeklinde konuştu.
Kürtlerin Özerk bölge oluşturmalarından mutluluk duyduklarını ancak Asuri-Süryanilerin unutulduğunu söyleyen Kerimo, Ninova’da yaşayanların çoğunluğunun Süryani olduğunu ve bu yüzden de kendi bölgelerini yönetme hakları olduğunu söyledi.
Irkçı ve yabancı parti İsveç Demokratları’nın IŞİD’ın Hıristiyanlara yaptıkları katliamları kullanarak Müslümanlara karşı kışkırtıcılık ve düşmanlık yaptığını hatırlatan Kerimo, “Müslümanlara karşı nefret yaymak miğde bulandırıcı ve utanç verici. Biz Müslümanlara karşı değiliz. Demokratik bir sistemde onlarla birlikte yan yana yaşamak istiyoruz” şeklinde konuştu.
İktidarın büyük ortağı Muhafazakar Parti Milletvekili Metin Ataseven konuşmasını Irak ve Suriye’deki katliamlar üzerinde yoğunlaştırdı. Birleşmiş Milletler’den duruma müdahale etmesini ve bölgedeki Asuri, Ezidi ve diğer azınlıkların yaşamlarını güvence altına almalarını istedi.
ABD, SUUDİ ARABİSTAN VE TÜRKİYE BÜYÜKELÇLİĞİ ÖNÜNDE PROTESTOLAR
Bir grup Asuri-Süryani genci de akşam saatlerinde IŞİD’a yönelik politikalarını protesto etmek amacıyla İsveç’in ABD, Suudi Arabistan ve Türkiye Büyükelçiliği binaları önünde protesto gösterisi yaptı. Üzerinde Arapça N harfi yazılı büyük bir pankrat ve Süryani bayrakları taşıyan gençler IŞİD çetelerini protesto eden sloganlar attılar.
Kaynak: firatnews.com