Öyle hikayeler vardır ki dinlediğinizde varlığınızdan bir şeyler eksildiğini hissedersiniz. Hikâyede anlatılanlar yaşandığında orada olmamış olsanız, hatta o sırada hayatta dahi olmasanız da garip bir şekilde utanç içinde kalırsınız. Hele ki üzerinde yaşadığınız topraklarda gerçekleşmişse anlatılanlar, hele ki yüzleşilmemişse olan bitenle, cezasız kalmışsa yaşananlar. Yaralar sarılmamışsa, inkârla kanatılmışsa durmadan. Hele ki soydaş ya da komşu bildiklerinizin bir kısmının dahli varsa yaşananlarda… Sizin, hatta yakınlarınızın hiçbir kötülük yapmamış olması bu utancı engellemez.…