Sait Çetinoğlu: RUS DEVRİMİNİN ÖTEKİ TARİHİNE DAİR GECİKMİŞ BİR YAZI

Sosyalizm olmadan özgürlük, bir ayrıcalık ve adaletsizliktir; özgürlük olmadan sosyalizm ise kölelik ve zalimliktir Mihail Bakunin

Bildiğimizin ötesinde Rus Devrimi ve Bolşevik Parti tarihi bilgilerinin sunulmasına paralel olarak, iktidar mücadelesi ve süreç içinde diktatörlüğün tesisinin ortaya konarak irdelendiği, Rus Devrimini hatırlamak ve devrimi yeniden düşünmek bakımından, Gün Zileli’nin Hazırladığı “1917-1918 Rusya’da Devrimden Tek Parti Diktatörlüğüne”[i] başlıklı çalışması önemli bir çalışmadır.…

SAİT ÇETİNOĞLU: KAPİTALİZMİN AMOK KOŞUSUNA KARŞI MANİFESTO

Sait ÇetinoğluBir Başka Uygarlık için Manifesto’nun devamı ve tamamlayıcısı olarak düşünebileceğimiz Fikret Başkaya’nın Çöküş başlıklı son çalışması,[i] insanlığı rehin alarak içine sürüklendiğimiz açmazlardan, Marxizm’e yeniden vurgu yaparak, çıkış yollarına dair perspektifler sunan, anti kapitalist manifesto ve yeryüzünün lanetlilerine bir enternasyonal çağrısıdır.

7 bölüm ve bu bölümlerdeki tezlerini netleştiren çerçeve açıklama olarak tanımlayabileceğimiz 10 ekten oluşan, Kapitalizmin nihai Krizi Üzerine Bir Deneme alt başlıklı Çöküş, radikal düşünceye hakkını veren bir çalışma olarak, düşünmeye ve ayağa kakmaya bir çağrıdır.…

Fikret Başkaya: Yılmaz Güney’i anarken…

“Yarınlarda yürüteceğimiz, daha özgür, daha adıl, 

daha eşitlikçi, daha kardeşçe ve dayanışmacı bir dünya 

kavgamız için, mücadeleler hafızamızı canlı tutmalıyız..” 

                  Gunter Holzmann

Yılmaz Güney’i 81’inci doğum günü vesilesiyle anmak iki bakımdan önemli ve gerekli: Birincisi, bu vesileyle ona olan, saygımızı, sevgimizi, minnet duygularımızı ifade etmiş oluyoruz; ve ikincisi de, yarınlardaki kavgalarımız için ‘mücadeleler hafızamızı’ canlı tutmuş oluyoruz…

Bu vesileyle ve müsadenizle, sanat ve sanatçı hakkında bir kaç şey söylemek isterim… Esasen bilimle sanat arasında Çin duvarı yoktur.…