Mustafa Dağıstanlı: Bu ülkeden iğrenmeyenden de iğreniyorum

Özgecan Aslan’ın öldürülmesi, benim için, bardağı taşıran son damla değil. Tetis Denizi zaten bu zalimliklerle dolmuştu. Değil, çünkü ‘bardak’ demekle meseleyi aşırı küçültmüş oluyoruz. Üç nedenden…

Birincisi, bu toplumda tecavüz ve kadın cinayetlerinin hacmini bardağa sığacak kadarmış gibi gösteriyor.

İkincisi, bardak, suyu çağrıştırıyor, yani temiz, arı, duru bir şeyi. Halbuki dolan şey bir lağım çukuru; dolayısıyla taşan şey de bu çukura layık.…

Baskın Oran: Rabbim kimseyi bu ülkede Gayrimüslim etmesin

Bomonti deyince aklımıza bira gelir. Ama Bomonti’de bir de okul var: Bomonti Ermeni Katolik İlkokulu. Eğer rahatsız olmazsanız, size onun öyküsünü özetleyeyim. 1830’da Beyoğlu’nda kuruluyor. Yöneten vakıf onu Bomonti’ye taşıyor. 4 Haziran 1958’de Emine Tevfika Ayaşlı adlı bir hanımdan 710.000 liraya bir bina satın alıp. İstanbul Valiliği izniyle, tapuya tescil ettirip.…

Mithat Sancar: Hrant’ın vasiyeti

Mithat SancarHrant katledileli sekiz yıl oldu. Yakın tarihin acılı dönemeçlerinden biriydi bu cinayet. Görünüşe göre, her şey ortadaydı. Hrant, bir süredir tehdit ediliyor, hedef gösteriliyordu. Öyle gizli saklı da değil, apaçık ve küstahça bir cüretle yapılıyordu bütün bunlar. Hakkında uyduruk sebeplerle davalar açıldı. Yargılanması bile, linç gösterilerine dönüştü. Hrant, giderek büyüyen haklı bir tedirginlik duyuyordu.…

Şenol Karakaş: 19 Ocak’ta iki mesaj

Bu yıl 19 Ocak anması, her zamankinden çok daha etkili oldu. Binlerce insan, iş günü olmasına rağmen, Taksim’den Agos’un önüne yürüdü. Bu 19 Ocak anmasını daha öncekilere göre farklı bir şekilde anlamlandıran, Hrant’ın Arkadaşları’nın verdiği temel mesajdı.

Yüzleşin Hrant’la pankartı!

Yürüyüşün en önündeki pankartta, “Yüzleşin! Hrant’la, soykırımla…” yazıyordu. Hrant Dink’in ölümünün üzerinden sekiz, Ermeni soykırımının üzerinden ise 100 yıl geçtiğini vurguluyordu bu pankart.…

Karin Karakaşlı: 19+23+1915=2015

Sanki bir karar ânı var çocuklukta. Kimileri rakamların insanı oluyor, kimileri de harflerin. Ben en başından beri ikinci gruba ait oldum. Matematik için hep çok çalışmam gerekti, dillerse kendini cömertçe açtı. Arkadaşlar alıştırmaları çözmeme yardım etti, ben onların kompozisyonlarını yazdım. Yıllar böylece aktı.

Meğer her toplama işlemi ille de matematiğin sınırları içinde olmuyormuş.…

Güven Gürkan Öztan: Bu 19 Ocak Başkaydı

Her 19 Ocak, Türkiye’de toplumsal vicdanın tüm saldırılara rağmen tamamen yok edilemediğinin bir kanıtı olarak tarihe yazılıyor. Hrant’ın katledilmesinin bizlerde yarattığı derin travma ve üzüntü, her 19 Ocak’ta ilk günkü kadar derin, ilk günkü kadar ağır yaralı ruhumuzda. Bu yazı yıllardır yüreğimize sığmayan acıyı tarif etmek için değil 2015’te 19 Ocak’ın nasıl başka bir biçimde deneyimlendiğini anlatmak için yazıldı.…

1915’ten Hrant’a soykırım sürüyor

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, katledilişinin 8. yılında Taksim’de binler tarafından yapılan meşaleli yürüyüşle anıldı. Fransız Konsolosluğu’ndan Galatasaray Meydanı’na Ermenice ve Türkçe , “Hepimiz Hrant’ız hepimiz Ermeniyiz”, “Hrant için adalet için” sloganları atan binler, “Gezi direnişi ruhu ile Kobanê devriminin ateşi ile hakların yükselen mücadelesiyle hesap sormaya geliyoruz” dedi.…

Eren Keskin: Acımasızca ve fütursuzca…

Bu yazının yazıldığı gün, Hrant Dink’in katledildiği günün 8. yıldönümü…

Hrant Dink, toplumun yüzyıl geciken sorgulamasını bir Ermeni aydını olarak, mecbur kalıp hatırlatması nedeniyle katledildi.

Çünkü bu toplum, unutmaya ve kabullenmeye şartlandırılmış bir toplum; aynı zamanda suçun da ortağı…

Evet, Türkiye Cumhuriyeti devleti büyük bir insanlık suçu üzerine kuruldu. 1915 soykırımını planlayan ve gerçekleştiren zihniyet, Türkiye Cumhuriyeti’nin de kurucusu oldu.…

Zito i Epanastasis: Yaşasın İsyan!

Bugün, İzmir’de ilginç bir anma etkinliği var. Şair Tuğrul Keskin, bu Pazar (4 Ocak) halkların kardeşliğinden yana olan bütün İzmirlileri 1921 yılında savaşa karşı çıktıkları için kurşuna dizilen 200 Komünist Yunan askerini anmaya çağırıyor. “Saat 13.00’de İnciraltı Sahili’ndeki Barış Manço Köprüsü’nde buluşarak, bu güzel insanlara şiirler okuyalım istiyoruz” diyen Keskin ve böylece aslında tarihin az bilinen bir olayına da dikkatimizi çekiyor.…

Sait Çetinoğlu: Türkiye “Sol” Hareketlerindeki Milliyetçi Virüs

Sait Çetinoğlu“Acı gerçek,… ‘bizi yükselten’ yalandan daha yararlıdır” (V.İ.Lenin)

Bu yazı Türkiye sol hareketinin tahlilinden ziyade, yazının seyri içinde Türkiye sol’una (Türk “solu” demek daha doğru olur) ve zaaflarına değinilmekle birlikte,  Türkiye sol hareketinin bir parçası olan fakat unutulan yada unutturulan bu coğrafyanın kadim halklarının sol hareketlerine özelliklede Ermeni devrimci hareketine odaklanmıştır.…