Foti Benlisoy: Mini pogromlar ve münferit linçler arasında 6-7 Eylül

6-7 Eylül pogromuna dair tüm tanıklıkların ortak noktası, korkudur. Yüz bin insanın seferber olduğu o gecede yaşanan saldırılara, yağma, cinayet, yaralama, tecavüz ve tacizlere dair korku. Hiç de masum sayılamayacak nedenlerle adı “olaylara” çıkarılmış 6-7 Eylül pogromu, Cumhuriyet devrinde yaşanmış en kitlesel ve en büyük kolektif linç eylemlerinden biri olduğundan bunda şaşacak şey yok elbette.…

Josef Hasek Kılçıksız: Korkudan altını ıslatan çocuklar

1955 senesinde 6 Eylül’ü 7 Eylül’e bağlayan gece, İstanbul’da yaşanan büyük yağmalama sonucunda gayrimüslim vatandaşlar maddi, bedeni, manevi zarara uğramış ve bu olaydan sonra büyük bir kısmı doğdukları toprakları terk etmek zorunda kalmışlardı. 13 ile 16 arası Rum ve en az bir Ermeni vatandaşı hayatını kaybetmiş, 32 Rum da ağır yaralanmıştı.…

Sarkis Hatspanian: 6-7 Eylül: Manevi değerlerle imtahan tarihidir !

1915’in yüzyılı 2015’te gerçekleşmeyen yüzleşmenin sonbaharına gelinceye dek kendi anavatanından edilen Ermeni halkının yüz yıldan beri tek başına ve eşsiz bir onurla taşıdığı soykırım acısına 365 günlük yılın sadece “senede bir günü” ortak olma girişiminde bulunan kesimlerden sayısı iki elin parmaklarıyla sayılır adam gibi adam olan insanlar dışında, içlerinde Facebook sanal dünyasında en azından “beğen”, en fazla da “paylaş” düğmesine basmayı çok büyük bir insani görev ve marifet sayıp, ‘manevi’ bir doyuma ulaşmayı dener havalarında kendi kendini avutan “dostlar alışverişte görsün” takımından bile insanî bir jest olarak umularak beklenen, belki bir çocuk saflığıyla fazlasıyla ihtiyacî olan gür bir ses ve nefesin bugün itibarıyla duyulmadığı ve bu gidişle duyulmayacağı da herkes için aşikârken artık, bir başka vahşice işlenen katliamın, 6-7 Eylül pogromunun 60.…