Taner Akçam: Türkün uygarlıkla sınavı

Aslında, Ayasofya konusunda söylenecek tek söz, “yakışık almadı” ve “ayıptır” idi. Ama muhataplarımın bu kelimelerde ifadesini bulan kültürel inceliğe sahip olmadıklarını düşünüyorum. Onun için meseleyi, onların anlayacağı şekilde açık formüle etmek daha doğru olur: Ayasofya’da yapılan açık bir barbarlık göstergesidir. “Türk kültürsüzlüğünün ve yıkıcılığının” tüm dünyaya ilanıdır. Ve Erdoğan-Bahçeli ikilisi, bu “kültürsüzlüğünün” ve “yıkıcılığının” vücut bulmuş halidir.…

Hovsep Hayreni : “BAĞIMSIZLIK” SEMBOLÜ “KILIÇ HAKKI CAMİİ”!

Mayıs ayındaki fetih kutlamasından beri Aya Sofya konusu yeniden güncellenmiş ve hummalı şekilde tartışılıyordu. Gidişat açık ve cumanın geleceği perşembeden belliydi. Nihayet meselenin halli için talimatı alan Danıştay 15 günlük sürenin ortasına gelen 10 Temmuz cuma günü beklenen kararı verdi. 1934 yılından beri müze statüsünde olan Aya Sofya yeniden cami statüsüne geçirildi.…

Yusuf Karataş: İttihatçılardan, Erdoğan iktidarına Ermeni Kırımı ve Kürt Sorunu

İttihatçıların (İttihat ve Terakki Cemiyeti-İTC) Ermenilere karşı kitlesel tutuklamaları başlattıkları 24 Nisan 1915 tarihi, Ermeni Soykırımı’nın başlangıç tarihi olarak kabul edilir. Aslında Abdülhamit tarafından 1890’lı yıllarda oluşturulan ‘Hamidiye Alayları’nın en önemli hedeflerinden biri de Kürt aşiretlerin organize edilerek Ermenilere karşı kullanılmasıydı. Ancak İTC, Abdülhamit’e karşı iktidar mücadelesi verirken Ermeni aydınlarını da yanına çekebilmeyi başarmıştı.…

GARBİS ALTINOĞLU: Tayyip Erdoğan’ı Ayakta Alkışlamak

S. Demirtaş’ın ve diğer HDP milletvekillerinin 28 Ağustos’ta TBMM’nde yapılan törende yeni Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’ı ayağa kalkarak alkışlamaları, doğru eleştirilerin yanısıra yanlış eleştirilere de hedef oldu. Legal ve parlamenter alanı devrimci amaçlarla kullanmak isteyen devrimci özneler, bu kararlarının bir bedeli olarak bazı ödünler vermek zorunda kalabilir, hatta çoğu zaman da kalırlar.…

Garbis Altınoğlu: Erdoğan’ın Taziye Açıklaması ve Tikelcilik: Her Koyun Kendi Bacağından mı Asılmalı?

Naziler komünistler için geldiğinde sesimi çıkarmadım; çünkü komünist değildim.

Sosyal demokratları içeri tıktıklarında sesimi çıkarmadım; çünkü sosyal demokrat değildim.

Sonra sendikacılar için geldiler, bir şey söylemedim; çünkü sendikacı değildim.

Benim için geldiklerinde, sesini çıkaracak kimse kalmamıştı.

Martin Niemöller

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 23 Nisan’da yaptığı beklenmedik taziye açıklaması, nisbeten yaygın bir tartışmaya yol açtı.…

Hovsep Hayreni: Başbakan’ın Diplomatik 1915 Taziyesi ve Yankıları Üzerine

Hovsep HayreniBaşbakan Erdoğan 12 yıllık iktidar deneyimi içinde zaman zaman resmi kalıpları çatlatan sürpriz çıkışlarıyla farklı bir lider olarak göründü. Kuru kafalı bir devlet adamı gibi tekdüze değil, zamanın gereklerine uygun değişik ve akıllı hamleler yapmasıyla dikkat çekti. Despot ve reformist yüzünü sık sık dönüşümlü ve birarada gösterdi. Esasen ikinci yönü oldukça sahte, gerçek değişimleri sağlamaktan uzak ve reel işlevinden fazla psikolojik algılar yaratan birşeydi.…

Erdal Doğan: 24 Nisan taziye mesajına dair

Başbakan Erdoğan, 1915 Ermeni soykırım kurbanlarına ilişkin taziye mesajı içeriğinin bir tarafında faille kurbanı eşitlemiş, öte yanda katledilenlerin sanki bilinmeyen bir başka devlet vatandaşlarıymış ve doğal affet ya da öngörülemeyen bir kaza sonucu kurban gitmişler gibi algılanmaya ve algılatmaya açık potansiyeli taşımış olsa da ve herhangi bir özrü içermese de yine de gündem oluşturmayı başarmış durumdadır.…

Ayşe Günaysu: Al Erdoğan’ı, vur Türk Tarih Kurumu’na

Kötülüğün en beteri o kadar normalleşti ve biz ona o kadar alıştık ki, “daha az kötü” ile karşılaşınca seviniyoruz. Durumumuz bundan ibarettir. Erdoğan 23 Nisan 2014 günü Ermenilere taziyelerini sundu. En kötülerine, yani “evet yaptık, çünkü hak etmişlerdi” gibi eli kanlı katil ağızlarına, “Ruslarla bir olup bizi arkada vurdular” gibi savaştan yüzlerce kilometre uzakta Eskişehir’deki, Bursa’daki Ermenilerin Der Zor yollarında katledildiklerini saklamaya yönelik saktekarlıklara, “sözde soykırım”, “Ermeni yalanları” gibi hakaretlere o kadar alışmıştık ki, bu açıklama ilk anda bendeniz dahil, birçoğumuzu şaşırttı ve neredeyse sevindirdi.…