Türkiye ile kriz aşama kaydederken, evimizden binlerce mil uzakta, özellikle de Washington’da gerçekleşen paralel bir bilgi ve nüfuz savaşının veçhelerini açığa çıkarmamız önemli. Bu çok önemli, çünkü Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki pozisyonunu geliştirmek için Yunanistan’da kamusal alanda yapılan açık tartışmalardan yararlanmaya başladığından, hasmımızı tanımalıyız. Bu nüfuz savaşında yer alan ajansların çeşitliliğini ve taktikleri tam olarak anlamaksızın sık sık “Türk lobisi” gibi terimler kullanıyoruz.…
Etiket: ABD
Kerem Ünüvar: Asgari-Enayi Bünyelerimiz…
İkinci Dünya Savaşı’nın muzaffer komutanı, ABD’nin 34. Başkanı Dwight D. Eisenhower (Ike), başkanlık görevini tamamlarken, 17 Ocak 1961’de bir ulusa sesleniş konuşması yapar (link). Askeri-sanayi kompleksin yani milyonlarca işçisi, büyük federal bütçeler tüketen projeleri, sürekli doyurulmayı bekleyen aksi takdirde kendi varlığını sürdürme imkanlarından mahrum kalacak iştahıyla bu “sektörün” demokrasi karşısındaki en büyük tehditlerden birisi olduğunu tane tane anlatan bir konuşmadır bu.…
Alin Ozinian: İnkarın 50 Tonu
Geçtiğimiz haftalarda, ABD Senatosu 1915 olaylarını Ermeni Soykırımı olarak tanıyan tasarıyı oy birliğiyle kabul etti. Öncesinde Soykırım tasarısı ABD Temsilciler Meclisi’nde de kabul edilirken, Türkiye en azından tasarının Senato’da kabul etmeyeceğini düşünmüştü. Olmadı.
ABD Ermenilerinin uzun süredir hedefledikleri ve hayatlarının anlamı haline getirdikleri siyasi hamle Türkiye’nin dış politikada yaptığı büyük ve yoğun hataların da yardımıyla hayata geçirildi.…
Serdar Korucu: Ankara’nın ABD Senatosu’nda 44 Yıllık İnkar Mücadelesi
ABD Temsilciler Meclisi’nde kabul edilen ilk Ermeni Soykırımı tasarısı 1975’teydi. Dönemin gazeteleri bu gelişmeye geniş yer veriyor, Türkiye tüm olanakları ile teyakkuza geçiyordu. Bu süreçte sonuç alınacak, ABD Temsilciler Meclisi’nde kabul edilen 24 Nisan’ı “İnsanın İnsana Zulüm Günü” ilan edilme önerisi, Senato’da “dondurulacak”tı. 24 Nisan 1975 tarihi geldiğinde bile Senato kararını vermeyecek, gündemine almayacaktı.…
Alin Ozinian: ABD’nin Ermeni Soykırımı tasarısını okuyamayan ‘Talatlar’
Kaderin cilvesine bakın, ABD Temsilciler Meclisi 29 Ekim günü, 405 evet 11 hayır oyuyla neredeyse konsensüs denebilecek ezici bir çoğunlukla Ermeni Soykırımı’nı tanıma ve anma kararı aldı. ABD’den bir çok kişi ile konuştum, bu tarihin özellikle seçilip seçilmediğini anlamaya çalıştım. Hepsi tesadüf dedi.
Kainatta tesadüfe tesadüf edilmemiş olduğuna inananlardan olarak, Ermeni Soykırımı ve soykırımın inkarı üzerine kurulu bir Cumhuriyet’in kaçınılmaz alın yazısı gibi geliyor bu yaşananlar.…
Slavoj Zizek: Avrupalı solcular Kürtleri ABD’ye bel bağladı diye reddediyor. Bu mide bulandırıcı bir ihanet.
Geçtiğimiz on yıllarda, Kürtlerin kendi komünal yaşamlarını örgütleme kapasitesi neredeyse ideal deney koşullarında sınandı: etraflarındaki devletlerin çatışmaları dışında özgürce nefes alacak bir alan bulur bulmaz tüm dünyayı şaşırttılar.
Yüz yıldan fazla zaman önce, Karl May, Alman kahraman Kara Ben Nemsi’nin maceraları hakkında bir çoksatar yazdı: Through Wild Kurdistan. Hemen popüler olan bu kitap, orta Avrupa’da şöyle bir Kürdistan algısı yarattı: acımasız aşiret savaşlarının, nahifçe mertliğin ve mizah duygusunun ama aynı zamanda da batıl itikatların, ihanetin ve hiç bitmeyen zalim savaşların olduğu bir yer.…
YETVART DANZİKYAN: ABD’nin Suriye müdahalesi, AKP ve süreç
Bir yıl kadar önce, Esad yönetiminin kimyasal silah kullandığı yönünde güçlü şüpheler vardı ve ABD liderliğindeki koalisyonun Suriye topraklarına, Esad yönetimini cezalandırmak üzere bir saldırı düzenleyip düzenlemeyeceğini konuşuyorduk. Ancak Obama son anda konuyu Kongre’ye götürmeye karar verdi. Uluslararası ilişkileri yakından izleyenler için bunun anlamı açıktı: ABD saldırıdan vazgeçecekti. Zaten sonradan öyle oldu.…