Talat Ulusoy: İzmir Hatırlıyor! Geçmişi Unutmuyor!

26 Ağustos “Büyük Taarruz”dan, 9 Eylül “İzmir’in Kurtuluşu”na kadar geçen iki hafta “Zaferler Haftası”sıdır. Zaferler, ki “kutsal” kapsamındadır, hafızalara kazınır, sorgulanmaz. Oysa, kazıya kazıya harabeye dönmüş hafızalar, geçmişe sağlıklı bakabilmeyi, barış ve demokrasiyi güvenceye almış bir geleceğe yönelmeyi imkânsızlaştırır.

Sekiz yıldan bu yana; geçmişe “resmî” kabuller dışında bakabilmek, ezberleri aşabilmek için “Yüzleşme Atölyesi” çaba gösteriyor.…

Yılmaz Murat Bilican: İzmir 9 Eylül’de kurtuldu, 13 Eylül’de yandı, yaraları hâla acıyor…

13 Eylül 1922’de İzmir yanmaya başlar.

Yangın, şehrin birden çok yerinde aynı anda başlar ve büyük bir hızla yayılır.

Dönemin İstanbul’dan sonra, en modern, en gelişmiş, en gözde şehri, güzel İzmir 5 gün boyunca cayır cayır yanar. Falih Rıfkı’nın deyimiyle “Gavur İzmir karanlıkta alev alev, gündüz tüte tüte yanıp biter.”

Yangın gerçekten de bitirir İzmir’i.…

Hamit Erdem: İzmir Yangını (13 Eylül 1922)

“Ermeni mahallesinde çıkan yangın, güneyden esen rüzgârın etkisiyle kısa zamanda rüzgârın alevleri ittiği yönde yayıldı. Arka arkaya büyük patlama gürültüleri duyuldu. Göğe doğru kapkara bir bulut uzandı, büyüdü, yavaş yavaş bütün gökyüzünü kapladı. Artık bütün şehri yangın dumanının kokusu sarmış, alevlerin sıcaklığı her yerde duyulmaya başlamıştı. Kara bulut kıpkızıl olmuş, yere kıvılcımlar, korlaşmış cisimler yağıyordu.…

Tamer Çilingir: İZMİR’İ YAKAN MUSTAFA KEMAL VE ASKERLERİDİR

Tarih 13 Eylül 1922… Son kalan Rum ve Ermeni varlığını da yok etmek için resmen ateşe verilir koca bir kent… Ege’nin incisi İzmir ateşler içinde kavrulur, yanar… 2 milyon 600 bin metrekarelik bir alanda 20 binden fazla ev, işyeri, hastane, kilise ve okullar yok edilir, ateşler içinde binlerce insan yanarak son nefeslerini verir…

Yaşanan planlı bir hareketle yapılmış korkunç bir katliamdır… Ama o kibriti çakanlar, alçakça ve vahşice çıkardıkları ‘yangını’n sorumluluğunu üstlenmez…

İzmir’i yakanlar ve ölenler bilir de yangının nasıl çıktığını, kimin çıkardığını; Türkiye Cumhuriyeti’nin kanlı kuruluş tarihini yalanlarla baştan yazanlar; başkaları bilmesin, duymasın, anlatmasın diye örtbas eder, iftiralarla gizlerler…

Resmi tarihin yalanlarından, hem de büyük yalanlarından biri ‘’İzmir Yangını’’ üzerinedir.…

Talât Ulusoy: Büyük İzmir Soygunu

9 Eylül 1922. “Yunan denize dökülür”, İzmir “kurtulur”.. Denize dökülen Yunan değil, kuşaklar boyu burada yaşamış İzmirli Hıristiyanlardır. “Kurtuluş”un üstünden dört gün geçer, İzmir yanmaya başlar. 18 Eylül’e varasıya günler boyu yanar güzelim şehir. Bu “Büyük Yangın” Büyük Millet Meclisi’nde görüşülmez (1), ama 9 Eylül günü “kurtuluş” ile başlayan “Büyük İzmir Soygunu” pek bir ateşli(!)

9 Eylül 1922: Kemalist güçler İzmir’i yaktı, yıktı, yağmaladı

Yunanistan’da krizin derinleşmesi ve barış taleplerinin yükselmesi üzerine Anadolu’dan çekilmeye başlayan Yunan ordusunu takip eden Kemalist güçler, geçtikleri yerleri yakıp yıkarak İzmir’e girdiler. Bu ileri hareket esnasında Batı Anadolu’nun Rum halkı neredeyse köklerine kadar kazındı, İzmir Rumları da “denize döküldü”. Kemalistler, Hristiyanlara ait semt ve mahalleleri önce yağmaladılar, sonra da ateşe verdiler.…

Talât Ulusoy: İzmir hatırlıyor: İzmir’in kurtuluş ve ganimet bayramı

Her 9 Eylül’de “İzmir’in Kurtuluşu” kutlanır. Bir şehrin yanıp kül oluşunun yıldönümlerini kutlamak, ancak “inkılâp tarihi” ile körleştirilmiş akıllara yakışır. Aslında 9 Eylül 1922, İttihat Terakki’nin, ileride üçüncü cumhurbaşkanı olacak Celâl Bayar’a verdiği “ekonomiyi Hıristiyanların elinden kurtarmak, Gâvur İzmir’i Türkleştirmek” hedefine ulaştığı gündür. İzmir’e “kurtarıcı süvariler”in girişini göstermeyi, bir de “Rumlar ve Ermeniler yaktı” demeyi sevenler, İzmir’in “yağma” edilmesinden söz etmezler.…

Sait Çetinoğlu: İzmir 1922: Hıristiyan Hayatı O Gün İzmir İskelesinde Çok Ucuzdu. Sonrasında da!

hovsepian-izmir-1922-Majorie Housepian Dobkin’in,  Bir Kentin Yıkılması, 1922 İzmir’i  adlı  incelemesi 1922 yılı İzmir’ine odaklanmasına karşın  geniş Osmanlı coğrafyasındaki  Hıristiyan unsurlarının dalga dalga saldırılarla sistemli bir şekilde yok edilmesi ve kadim topraklarından kazınma  tarihinin bir özetidir. O sadece 1922 İzmir’ini resmetmez o günleri naklettiği gibi, sonrasındaki olayları çeşitli kaynaklardan aktararak okuyucularla paylaşır.…

Rene Pure: İzmir ’in Akıbeti

Fransız gazeteci, yazar Rene Pure 1922 ’de “İzmir ’in Akıbeti” belgesel kitabını Paris ’te yayınlamıştır. Bilindiği gibi Sevr Anlaşması 10 Ağustos, 1920’de imzalanmış, ancak Kemalistlerin Ankara hükümeti Anlaşmayı tanımayıp, ayrıca Fransa, İtalya ve özellikle de Bolşevik Rusya’dan (10 milyon Ruble değerinde altın, silah ve cephane) aldığı destekle Kilikya ’da Ermenilere, Doğuda Ermenistan Cumhuriyeti ’ne, Batıda ise Yunanlılara karşı saldırıya geçmişti. 1922’de