1909 Adana katliamında Alman görgü tanığı

20. yüzyıl beraberinde iki yıkıcı dünya savaşı ve korkunç soykırımlar getirdi. Özellikle günümüz Türkiye’sinde Ermeniler ve Asuriler gibi Hristiyan yerli gruplar, 1915’te Seyfo soykırımı ile sonuçlanan katliamlara maruz bırakıldı. Elbette siyasi olarak sorumlu olan Sultan Abdülhamit (1895, 1909) ve daha sonra aşırı milliyetçi genç Türkler diye bilinen Ittihat ve Terakki idi.…

Sait Çetinoğlu: Kilikya Katliamı 1909

1895-96 Ermeni Katliamları ile 1915 Ermeni Soykırımı arasında kalan iki aşamalı Kilikya katliamları sürcinde 20.000-30.000 arasında Ermeni katledilmiş, binlerce kadın dul ve binlerce çocuk yetim ve öksüz kalmıştır.[i] Katliam sürecinin ilki 1 (14)*Nisan paskalya günü başlayıp iki gün devam etmiş, araya giren yabancı misyonların temsilcilerinin çabalarıyla sonlandırılırken, ikincisi 12(25) Nisan 1909 günü Adana’ya gönderilen Dedeağaç Taburu’nun katılımıyla devam edip tüm Kilikya’yı saran iki aşamalı Ermeni Katliamı dönüşmüştür.…

Sait Çetinoğlu: Kilikya’daki Ermenilerin kıyımı, ‘Türk popu’na nasıl malzeme oldu?

Adana’da 1909’da Ermenilere yönelik gerçekleştirilen katliamın ardından, öldürülenlerin anısına yakılan, Ermeni halkının duyduğu acıların bir feryadı olan Adana Ağıdı, bir Türk pop şarkıcısının elinde neye dönüştü?

1909 yılı Jön Türkler için bir dönüm noktasıdır. 31 Mart olaylarıyla Jön Türkler gerçek ajandalarını ortaya koymada eşsiz şans yakalamışlardır. Bu olaylarla diktatörlüklerini ortaya koyma fırsatının yanında, Kilikya’da katliam provası yapma fırsatını da yakalamışlardır.…

Nami Temeltaş: Kilikya Katliamı Üzerinden 107 Yıl Geçti

“Katliamlardan sonra Adana’da neredeyse Ermeni kalmamış gibiydi. Bir kısmı öldürülmüş, bir kısmı kaçmayı başarmış, kalanlar koyun sürüsü gibi birkaç jandarmanın nezaretine terk edilmişlerdi. Araştırmalar başladığında, bir yanda sevdiklerinin bedenlerine gözyaşı akıtmaktan tükenmiş zavallı insan enkazları, öte yanda kışkırtıcılar, katliam tertipçileri, yağmacılar ve katiller duruyordu. Bu şartlar altında mülki idare ne yaptı?…

Sait Çetinoğlu: Ermeni Toplumunda Dayanışma Geleneği, Sosyal Dayanışma Kurumlarının Tesisi ve Ermeni Yetim Dünyası

Ermeni yetimlerine yardımlarını esirgemeyenlerin anısına

-Senin baban var mı?

-Hayır

-Senin annen var mı?

-Hayır

-Biliyormusun benim de annem ve babam yok

-O zaman gel, biz birbirimiz için aile olalım.

(Zabel Yesayan – Yıkıntılar Arasında)

Anayurdunda azınlıkta kalma, korunmasızlık, saldırılar, katliamlar ve Yetimler

7. Yüzyıldan itibaren tarihi Ermenistan’a yönelik sistemli saldırılar sonucunda Ermenilerin tarihsel topraklarında sistematik olarak tüketilmeleriyle sonuçlanmış, bu olgu Ermeni halkını korunmasız bırakarak saldırılara daha da açık bir hale getirmiştir.…

Sait Çetinoğlu: KİLİKYA 1909; Adana’da Adaletin Katledilmesi (4)

Arslanyan’ın sözlerinde sürekli adalet arayışı vardır. Kilikya’ya bu acıları yaşatan sorumluların adalet önüne çıkarılmasını istemektedir: “Adana ve ona bağlı yerleşim birimleri mahv ü harâb olduktan, binlerce günahsız vahşi bir şekilde katledilerek öldürüldükten sonra kâtillerin ve bu büyük cinayetin sorumlularının adaletin pençesine teslim edileceği her vicdan sahibi tarafından ümid ve arzu edilmekte idi.”…

Sait Çetinoğlu: KİLİKYA 1909: Adana’da Adaletin Katledilmesi (3)

Sait ÇetinoğluBabikyan İzmir’de yayınlanan İttihad gazetesine verdiği mülakatta katliamlarda yerel yöneticilerin veya hükümetin herhangi bir iştiraki var mıdır? Sorusuna cevaben bu sorumlulara işaret eder: Hükümetin iştiraki söz konusu değil, fakat yerel yönetimin iştiraki söz konusu. Bilhassa Vali Cevad bey, askeri komutan Mustafa Remzi Paşa, Cebel-i Bereket Mutasarrıfı Asaf Bey, Bağdadizade Kadir Efendi13 , Boşnak Salih Efendi14 ve İtidal gazetesi sahibi İhsan Fikri15 Efendi iştirak etmişlerdir.”…

Sait Çetinoğlu: KİLİKYA 1909: Adana’da Adaletin Katledilmesi (2)

Ermeni karşıtı bildirilerin, saldırıların, şiddet ve zorbalığın, Ermenilere karşı ayrılıkçılık suçlamalarının Kilikya’da hemen 1908’in Eylül ayından (6) itibaren başlamış olduklarını ve yerel Ermeni kurumlarının yöneticileri, yerel yöneticilere olduğu kadar merkezi yöneticilere de ısrarla tehlikeli bir durumun var olduğunu, acil bir şekilde uyardıklarını, bunların (yöneticilerin) ise yadırganacak bir duyarsızlık, eylemsizlik, görmemezlik sergilediklerini de ayrıca not etmek gerekir.…

Ümit Kardaş: Klikya Ermeni Krallığı ve Zeytun

1080-1199 arası Çukurova bölgesi içinde yer alan Klikya’da beylik olarak yaşayan Ermeniler, 1199‘da bir krallık kurdular. Bu devlet, Ruben I isimli bir Ermeni beyi tarafından Bizans İmparatorluğu’ndan alınan toprak üzerine kuruldu ve zamanla Doğu Anadolu’ya yayıldı. Leon I devletin ilk kralı oldu. Başkenti ve kilisenin merkezi şimdiki Adana Kozan ilçesinin bulunduğu Sis şehriydi.…