Taner Akçam: Ermenilerin imhası kararı ne zaman alındı?

Bu makalede oldukça sınırlı bir soruya cevap aranacaktır; İttihat ve Terakki Partisi Ermenilerin imha edilmesi için bir karar veya kararlar aldı mı; aldı ise bu karar veya kararlar ne zaman alındı? Tek bir karardan mı yoksa zamana yayılmış değişik kararlardan mı söz ediyoruz? Konu hakkında bugüne kadar net bir cevap verilebildiğini söyleyemeyiz.…

Taner Akçam: T24 meselesi bize niçin Hrant Dink’i hatırlatıyor?

Hrant bir mihenk taşıdır. Onun ölümüne yol açan kampanyaları örgütleyenlerin yalanlarını yayabilirsiniz. Onun öldürülmesine giden yolu döşeyen fikirleri kapaktan haber yapabilirsiniz. Ama bu durumda Hrant’ın arkadaşları değil, karşısındaki insanlardan olduğunuz kesindir.

T24, Zeynel Lüle ve Fikret Bila’ya ait iki yazı yayımladı. Her iki yazıda da, tarihi hakikatleri inkarı esas alan resmi devlet politikaları tekrar ediliyordu.…

Robert Fisk: Nazi Almanya’sından Osmanlı Türkiye’sine, soykırımlar hep meraklı bakışların uzağında başlamıştır

Birçokları Yahudi Soykırımının Naziler tarafından Vannsee’de, göl kenarındaki bir evde 20 Ocak 1942 günü planlandığına inanıyor. Birçok tarihçi halen Ermeni Soykırımının Osmanlı Türkleri tarafından İstanbul’da 1915’te başlatıldığını düşünüyor. Elbette, Avrupa Yahudilerinin kitlesel katliamının Almanların 1 Eylül 1939’da Polonya sınırını geçmesi ile başladığını ve Vannsee’den yedi ay önce, 1941’de Sovyetler Birliği boyunca devam ettiğini uzun süredir biliyoruz.…

Taner Akçam: Hrant’ın sözüdür: “Soykırımın çözümü Anadolu topraklarındadır”

Amerikan Temsilciler Meclisi ezici bir çoğunlukla (450’ye 11) Ermeni soykırımını resmi olarak tanıyan bir yasa tasarısını kabul etti. Kararın şu anda bağlayıcı bir niteliği yok, daha çok sembolik karakterde.

Ama Senato’nun kabul etmesi ile birlikte, Amerikan Mahkemeleri açısından bağlayıcı bir karakter kazanacaktır. Bu daha önce olmayan yeni bir durumdur.

Amerikan Kongresi Nisan 1975 ve Eylül 1984 yıllarında da benzeri kararlar almıştı.…

Soykırımdan Kurtulanlar

‘Soykırımdan Kurtulanlar: Halep Kurtarma Evi Yetimleri’ kitap Ermeni Soykırımı sırasında hayatta bırakılan Ermeni kadın ve çocukların 1918’den sonra kapatıldıkları evlerden kurtarılmalarını ele alıyor. Kurtarma Evi’ne gelen 1.700 civarında çocuk ve kadının kaydı tutuldu. Kitabın editörlüğünü yapan Dicle Akar’a göre soykırımı ilk kez çocuklar anlatıyor, bu bulmacanın eksik halkasıydı’’ diyor.

Ermeni Soykırımı sırasında hayatta kalan Ermeni kadın ve çocukların kapatıldıkları evlerden kurtarılmalarını ele alan ‘Soykırımdan Kurtulanlar: Halep Kurtarma Evi Yetimleri’ adlı kitap, İletişim Yayınları’ndan çıktı.…

Taner Akçam: Sarıkamış’ta savaşan Ermeni askerler ve esaret mektupları

1922 yılında Paris’te Ermenice bir kitap yayımlanır; kitabın adı Acı Çekenlerin Sesi (Tsayn Darabelots), yazarı B. Donabedian’dır. Aslında Donabedian’ın kitaba yazdığı önsözde söylediği gibi, kitabın tek bir yazarı yoktur. Yüzlerce farklı kişi tarafından yazılmış mektupların biraraya toplanmasından oluşmuştur. Mektupların hemen hepsi, soykırımdan kurtulmuş veya kurtulup kurtulamadıkları henüz daha belli olmayan Ermeniler tarafından 1916-1919 yılları arasında yazılmıştır.…

Taner Akçam: ‘Zamanı değil’ tezinin düşündürdükleri

Milli Güvenlik Kurulu “savaş çığırtkanlığı” yapanları hayal kırıklığına uğratacak oldukça düşük profilli bir tavır almayı tercih etti. Ama ben gene de çok üzgün olduğumu itiraf etmek zorundayım. Çünkü, Türkiye’de Kürdistan’daki referanduma karşı çıkan bloğun büyüklüğü gerçekte ürküntü verici.

Birbirinden oldukça farklı iki büyük ayağı var bloğun. Birinci ayak, Türkiye, Suriye, İran ve Irak gibi komşu devletlerin karşı tutumları.…

Taner Akçam: Soykırım, Ermeni reform meselesine verilen nihai cevaptır

Öncelikle Uluslararası Hrant Dink Vakfına bu özel ve anlamlı davet için çok teşekkür ederim. Bilindiği gibi, içinde bulunduğumuz yıl, Ermeni Soykırımın 100’üncü yılı. Ve benden bunun anlamı üzerine bir şeyler söylemem istendi.

Soykırım bir insanlık suçu; 1948 yılında bir sözleşme ile kabul edildi. Bugün Türkiye’de en çok tartışılan konuların başında 1915’in soykırım olarak adlandırılıp adlandırılamayacağı gelir.…

Taner Akçam: Türklük ve tarihle yüzleşme

Siyasetin tarih üzerine konuşma tarzında bir zemin kayması şart. Bu toplum tarih üzerine konuşma tarzını değiştirmedikçe hiçbir sorununu doğru dürüst çözemez.

Tarih üzerine konuşma tarzı iki önemli inançtan besleniyor. Birincisi, 1915’te yaşananların suç teşkil etmediğine inanılıyor. Yani sorun, soykırım kavramında yatmıyor. Bu tamamıyla bir yanılsama… Savunulan şu ki, eğer bir devlet kendisini tehlikede hissediyorsa, vatandaşlarını sürebilir, bu sırada bu vatandaşlardan bir kısmı hayatını kaybederse, bu belki üzülecek bir durumdur ama sonuçta suç olarak görülemez.…

Taner Akçam: Tarihle yüzleşme siyaseti

HDP’nin, “1915 soykırımdır” söyleminden, “hakikat komisyonu kuracağız, o komisyon ne derse onu kabul edeceğiz”, söylemine kayması konusunu tartışıyorum.

İlk söylenecek şey, HDP’nin konumunun gözönüne alınması zorunluluğudur. Sonuçta HDP inkârcı bir deryada küçücük bir adacık gibidir. Bize en azından bu konuyu tartışma imkânı sunuyor. Siyasi eleştiri, HDP’nin inkârcı koalisyon karşısındaki yalnızlığını dikkate almak zorunda.…