Hovsep Hayreni: Kafkasya’nın Dersim’i Dağlık Karabağ ve yüz yıllık Ermeni-Azeri uyuşmazlığı – 3

1920 nisan ayına kadar Dağlık Karabağ Ermenilerinin iki yıllık çetin mücadelesi, büyük kayıplar ve acılar pahasına bölgenin otonom bir varlık göstermesini sağlamıştı. Bu mücadele içinde Taşnaklardan Bolşeviklere, Hınçaklardan Ramgavarlara kadar çeşitli partilerden yana ve partisiz insanlar vardı. Karabağ’ı savunmak hepsinin ortak önceliğiydi. Yapılan son kongre Azerbaycan’ın ihlal etmiş olduğu geçici anlaşmayı geçersiz sayıyor ve bölgenin Ermenistan’la birleşme kararlılığını yeniden ortaya koyuyordu.…

Hovsep Hayreni: Kafkasya’nın Dersim’i Dağlık Karabağ ve yüzyıllık Ermeni-Azeri uyuşmazlığı – 2

1917 Ekim Devrimi’nden sonra bölgedeki gelişmeler ve Dağlık Karabağ sorununun doğuşu

Bugün bağımsız devletlere sahip olan bütün Kafkas ulusları 1917 Ekim devriminden önce Rusya’nın hükümranlık sınırları içinde yaşıyor ve ulusal-bölgesel alanlar görece belirsiz kalıyordu. Önceki yüzyıllar zarfında savaşlar ve göçlerle önemli nüfus hareketleri olmuş, büyük kentlerin ve kırsal yörelerin demografik dengeleri sürekli değişim göstermişti.…

Kavel Alpaslan: Erzincan Sovyeti!

Ekim Devrimi’nin yüzüncü yılı ve Bolşeviklerin yerellerde Sovyet meclislerini kurması aslında Türkiye yakın tarihine çok yakın bir noktada duruyor. Bolşevikler Çarlık Rusya’sının bulunduğu hemen her yerde yönetimi ele geçirmeye çalışıyordu ve bu bölgelerden biri de Erzincan’dı. Ancak sözü geçen ‘Erzincan’ bugünkü Erzincan il sınırlarından daha geniş bir bölgeyi kapsamakta. Bu yıl kuruluşunun yüzüncü yılı olan, Dersim, Bayburt ve Erzincan bölgelerinde ilan edilen ‘Erzincan Sovyet’, bayrak direklerine kızıl bayrak çektikten sonra sadece dört yıl ayakta kalabildi.…

Hovsep Hayreni: Kafkasya’nın Dersim’i Dağlık Karabağ ve yüzyıllık Ermeni-Azeri uyuşmazlığı – 1

Yeni Osmanlıcı yayılma heveslisi Tayyip Erdoğan’ın Suriye’den başlayıp Libya ve Irak’a uzanan askeri işgal ve saldırıları, Kıbrıs-Yunanistan ve Akdeniz’i tehdit eden provokatif girişimleri, Azerbaycan üzerinden dolaylı şekilde Ermenistan’ı da hedefleyerek çepeçevre tüm etrafını taciz eder hale geldi. 12 Temmuz 2020 günü başlayıp bir hafta kadar süren ve gerginliği devam eden bu son olayda Türk devletinin rolü ne kadar belirsiz kalsa da, Azeri yönetiminin 4 yıl aradan sonra ikinci riskli maceraya girişmesinde onun teşvik edici olduğunu tahmin etmek zor değil.…

Erdoğan Aydın: Türk egemen sınıfı Lozan’ı ihlal etti

Türkiye’nin “tapu senedi” olarak kabul ettiği Lozan Antlaşması’nın bizzat Türk egemen sınıfı tarafından ihlal edildiğini söyleyen tarihçi-yazar Erdoğan Aydın, “Bunun bedelini Kürtler ve gayrimüslimler ödüyor” dedi. 24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Anlaşması’nın üzerinden 97 yıl geçti. Türkiye toprakları üzerinde yaşayan ve Türk dışındaki bütün etnik kökenlerin inkarı ve imhasının planları üzerine yapılan antlaşma, bugüne kadar beraberinde birçok sorunu da getirdi.…

Masis Kürkçügil: Önemli olan halkın tarihsel bilinci

Zor günlerden geçiyoruz. Kimilerinin faşizm, kimilerinin Erdoğanizm, kimilerinin kötülüğün iktidarı dediği, insanlığın siyasi ve toplumsal birikimini hiçe sayan, kendi dar kalıplarına uymayan herkese ve her şeye savaş açan bir tek adam rejimi altında, hepimiz önem verdiğimiz değerlerimiz için mücadele ediyoruz. Bu mücadele, aslında tamamen güncel ve gündelik olanda geçmiyor. Çünkü tarih de bir mücadele alanı.…

Bekir Avcı: Mimariden hafızaya, Muş’ta Ermeni yapıların izini sürmek

Çocukluğumun da geçtiği Muş’un Kale Mahallesi, eski bir Ermeni mahallesiydi. Kentin çoğu yoksul olan kesimine yakın tarihe dek ev sahipliği yapan bu mahallede Ermeni hafızasını canlı tutan kimi yapılar mevcuttu. Ta ki 2012 senesine kadar. O yıl mahallenin kentsel dönüşüm alanı ilan edilmesiyle Ermeni mimarisinin son izleri de silindi. 200 yüzyılı aşkın zamandır ayakta kalmayı başarmış Ermeni yapıları tescilli olmadığı gerekçesiyle kısa süre içerisinde yıkıldı.…

Hranouch Kharatian: Dersim’de kimlik araştırması 2. bölüm: Dersim’in alevi olmuş Ermenileri

Çeşitli yazarların ifadelerine göre, 20. yüzyılın başında, Dersim’de nüfüsün yaklaşık üçte biri “Armani” denilen Ermenilerden oluşuyordu ama onlar kendilerine  “Hay” diyorlardı. Ermeni kimliği aşağıdaki harici işaretler ile karakterize edilmekteydi: Hıristiyanlık, Ermeni dili, Ermeni isimleri, bazı popüler ayinler ile  giyim ve mutfak konusundaki bazı farklılıklar: Geleneksel olarak Ermeniler daha kültürlüydü, çoğu yanında bir dini okul bulunan bir kiliseye sahip köylerdeydiler ve Konstantinopolis Ermeni Patrikhanesi ile  Erzincan ve Harput piskoposluklar ile bağları vardı.…

Mahir Esen: Führer’in Bozkurtları

2.Dünya savaşı ,insanlık tarihinin gördüğü en büyük yıkım!
Sona ermesinin üzerinden geçen yarım yüzyılı aşkın süreye rağmen hala ürkütücü ve bir o kadar da bilinmezlerle dolu bir cinnet dönemi. Bu büyük savaşa yol açan etkenler hemen her yönüyle ve defalarca incelendi, yorumlandı, mahkum edildi. Ancak Dünya tarihinin en büyük savaşı bugün bile şaşırtıcı hikayelere ve olaylara ulaştığımız bir büyük gizem denizi gibi.…

Sait Çetinoğlu: İngiliz Belgelerinde “Midyat ve Turabdin’de Egemen Aşiretlerin Süryanilere Karşı Baskı ve Zulümleri”

Dizinin III. Bölümü’nde İngiliz Belgeleri’ne yansıyan baskı ve zulümlere yer vereceğiz. Bunlar saray destekli yerel egemenlerdir.

Bu kez kaynağımız Amerikan, İngiliz ve Fransız arşivlerinden belge toplamak ve ilgili literatürü inceleme görevi verilen diplomat Bilal N. Şimşir yayına hazırladığı British Documents On Ottoman Armenians (1896-1880), Vol. 1, başlıklı yayınında paylaştığı raporlar ve bunların eklerinde yer verilen belgelerdir.…