TKP/ML TIKKO Rojava Komutanlığı: “Toprak ve su kadar gerçek olan soykırımın hesabı er ya da geç verilecek!”

103 yıldır unutulmayan Ermeni Soykırımı’nı lanetliyoruz!

Aradan 103 yıl geçti. 103 yıl geride kaldı. Yaşanan Ermeni soykırımı unutulmadı, acıları yok olmadı. Kapanmayan toplumsal bir yara olarak günümüze dek yaşanmaya devam ediyor. Kadın, erkek, çocuk, genç, yaşlı insan bedenleri Der-zor, Mergede, Endivar, Şedade, Serekaniye’de yani Suriye’nin, Rojava’nın çöllerinde kum taneciklerine dönüştü. Ancak soykırım anıları toz olup uçmadı.…

Ermeni Soykırımının Tanınması İçin Kanun Teklifi

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Garo Paylan, TBMM’ye “Ermeni Soykırımı’nın Tanınması”, “Soykırım Faillerinin İsimlerinin Kamusal Alandan Kaldırılması” ve “Türk Vatandaşlığı Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına” Dair Kanun Teklifi sundu.

Kanun teklifinin genel gerekçesinde Osmanlı İmparatorluğu’nda, 1914 nüfus sayımına göre yaklaşık iki milyon Ermeni yaşadığı, 1915 yılında, 23 Nisan’ı 24 Nisan’a bağlayan gece İstanbul’da, aralarında mebusların, yazarların olduğu 250’ye yakın Ermeni aydının tutuklandığı belirtiliyor.…

Serdar Korucu: Ermeni Soykırımı Sürecinde Afrin

Ermeni Soykırımı’nda Afrin’in önemli bir yer tutmasının nedeni bölgede yaklaşık yüzyıl önce Katma ve Rajo kamplarının bulunması. Raymond Kevorkian’ın Türkçeye çevrilerek İletişim Yayınları tarafından basılan “Ermeni Soykırımı” kitabına göre, Anadolu’nun dört bir yanından Ermeni kafileleri soykırım sürecinde bu kamplardan geçiyordu.

Katma, Ankara’daki Katolik Ermeni cemaatinin tehcir güzergahında bulunuyordu. Bu kafile, 27 Ağustos 1915’te jandarma ve polis tarafından tutuklanmıştı.…

Fransa’da Ermeni Soykırımını Anma Günü İlan Edilecek

Fransa’da Ermeni diasporasının çatı örgütlenmesi olan Ermeni Teşkilatları Koordinasyon Konseyi’nin (CCAF) yıllık yemeğine katılan Emmanuel Macron, Fransa’da “Ermeni soykırımını anma günü” ilan edileceğini bildirdi.

Deutsche Welle’den Kaynan Karaca’nın haberine göre Cumhurbaşkanı seçilmeden önce de seçim kampanyalarında bu yönde vaatte bulunan Macron, yemekte yaptığı 30 dakikalık konuşmada, “Ermeni soykırımının tanınması ve adalet için mücadele hepimizin mücadelesidir.…

Nesim Ovadya İzrail: 24 Nisan 1915

1912 yılı Ekim ayının ilk günlerinde, sıkıyönetime ara verilmesiyle, İstanbul’da sivil göstericiler Balkanlardaki uyanışı ve Osmanlı’ya karşı ayaklanmayı protesto ediyordu. Balkanlardan gelmekte olan fırtınaya karşı 4 Ekim’de Sultanahmet’te yapılan ve muhalefette olan İttihatçıların körüklediği, aşırı milliyetçi, ırkçı ve savaş yanlısı gösteride yükselen sloganlar ve konuşmalarda geçen sözlerden bazıları şöyleydi:

“Harb, harb isteriz”;

“Daha dün karnını doyurduğumuz bu köpeklerin kulaklarını çekeceğiz”;

“Bu Balkan köpekleri İslam’ı çiğniyor”;

“Altı asırdır zaferlerin ihtişamını taşıyan bir imparatorluğa, onları hâlâ ayaklarımızın dibinde yatan köpeğin sırtındaki pireler gibi ezebilecek bir imparatorluğa leke sürüyorlar”;

“Çok yaşa İttihad”;

“Kahrolsun Yunanistan!…

Attila Tuygan: Büyükelçi Morgenthau’un öyküsü

MorgenthauMorgenthau, 1913’de Osmanlı İmparatorluğu’na ABD büyükelçisi olarak atanmış. İlkin 1918’de yayımlanan ve Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarında yaşanmış Ermeni ve Rum soykırımları ile ilgili başlıca kaynaklardan biri sayılan Ambassador Morgenthau’s Story adlı anı kitabında da aktardığı üzere soykırımlar aleyhine tavır koymuş ilk Amerikan otoritesi olmuştur. Söz konusu kitap, Prof. Vahakn Dadrian, Ronald Grigor Suny ve Richard Hovannisian gibi soykırım uzmanlarının yapıtlarında önemli kaynak olarak geçer.…

Talat Ulusoy: Ermenilerin yok edilmesi ve bir tanık…

Talat UlusoyUzun yıllar evvel tanışmıştık onunla. Başlangıçta, neredeyse her gün, sabah akşam görüşürdük. İskelenin yakınında beni bekliyor olurdu. Ayaküstü laflardık. İlk günden beri bir sıkıntısı varmış, bir şeyleri söyleyemiyormuş gibi gelirdi bana. Belki de bendim kararsız sorularımla onu susturan.

Bir garip Melamet yolcusu gibiydi. Üstünde bir redingot, elinde bir rovelver vardı. İn mi, cin mi, iyi mi, kötü mü belli etmezdi.…

Serdar Korucu: 9 Eylül ile Yanan Ermeni Atina’sı: İzmir

9 Eylül 1922, İzmir için kritik bir tarih. Yunan Ordusu’nun 15 Mayıs 1919’da başlayan hâkimiyetinin sona ermesi ve Ankara güçlerinin Osmanlı İmparatorluğu’nun dünyaya açılan en büyük merkezlerinden birini geri alması demek. Bu tarih bugüne kadar çoğunlukla Türkiye ve Yunanistan tarafları açısından değerlendirilse de İzmir’in kritik öneme sahip olduğu toplumlardan biri de Ermenilerdi.…

Ümit Kurt: Ermenilerin mülksüzleştirilmesinin aracı olarak hukuk sistemi

1913-1918 dönemi sırasında, iki büyük Osmanlı halkı olan Rumlar ve Ermenilere ait mülkler, bu insanları yurtlarından eden merkezi bir politikaya bağlı özel kanunlar aracılığıyla ellerinden alındı.[1] Her bir gruba karşı yürütülen politikaların bazı farklılıkları vardı. Buna rağmen, bu farklılıklar etnik ve dini ayrımlar çerçevesinde şekillenmek yerine, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin farklı dönemler ve koşullarda izlediği sürekli değişen politikaları tarafından belirleniyordu.…

Serdar Korucu: Ermeni Soykırımı Döneminde Telafer

Irak güçlerinin IŞİD’e karşı başlattığı operasyonda denetime geçen son yer Musul’un merkezi olduğu Ninova eyaletinin önemli yerleşim merkezinden Telafer oldu. Açıklamayı Irak Başbakanı Haydar El İbadi Ağustos ayının son gününde yaptı ve Haziran 2014’ten bu yana IŞİD işgalindeki bölgenin tamamen temizlendiğini duyurdu. Türkiye’den Dışişleri Bakanlığı nezdinde yapılan açıklamadaysa operasyondan memnuniyet ifade edildi ancak bir de önemli bir vurgu yapıldı.…